Pazartesi, Ekim 01, 2007

pınar'ın bekarlığa veda partisi


Bir ay olmuş, yazmamışım... Ankara'ya işte, yukarıdaki şebek gelinin nikah şahitliğini yapmaya gittim... Hep nikahlarda ağlarım, bunda da gereksiz gözyaşları süzüldü yanaklarımdan... Ne hissediyorum, iki insanın evlenme anı bana çok duygusal geliyor sanırım...O iki insanın heyecanı aslında beni geriyor, bu da gereksiz mesela... banane ki... Neyse, Pınar evet derken de gözlerimden yaşlar süzüldü.. Kız 13 yaşından beri beraber olduğu kişiyle mutlu bi şekilde evlendi daha nolsun.... Neyse nikahtan 1 gün önce Ankara'da Salata adı verilen gayet salata insanların bulunduğu bi yerde 10 kız kafamızda küçük duvaklarla eğlenmeye gittik, çok ama çok eğlendik... Ama yine de asıl eğlence Pınar'ın Elif ile benim o gece kalmamız için ayarladığı kız arkadaşı hikayesiydi... Hani bu gayet bi How i met hikayesi olurdu, Barney'in bu olay üzerine esprileri de süper olurdu eminim...Biz kızla tanıştık, 3 kız taksiye bindik gidiyoruz kızın evine.. Benim kafam bugunlerde başka şeylerle meşgul olduğundan kızla sohbet etmek hiç aklıma gelmedi, uzun zamandır gelmediğim Ankara sokaklarını inceliyodum... Benim saf arkadaşım Elif başladı kıza sorular sormaya... Bu arada kıza kız demek yerine L diycem yazının bu kısmından sonra...Neyse, Elif L'ye nerde çalışıyosun dedi? L: dernekte... dedi.... Elif yetinmedi hangi dernekte ?..dedi.... L: Kaos.. dedi... Elif : hıııı ...dedi... L'de kaşındı ama şey dedi: biliyo musunuz? Biz de yok bilmiyoruz dedik... L: Gay-Lezbiyen dergisi dedi... İşte o an ben kısa bi flashback yaşadım... Biz, Pınar ve Elif üçümüz üniversitede aynı odada kalıyorduk... Pınar, lisede bi lezbiyen arkadaşı olduğundan ve harbi harbi bu lezbiyen kızın sevgilisi v.s olduğunu bize anlatıyodu... İşte takside kızın gay lezbiyen dergisinde çalıştığını ve o gece partide 1o kızın arasında beyaz sevimli duvaklardan takmayan tek kız olduğunu da hatırlayınca o kızın bu kız olduğunu anlamıştım. Kız lezbiyendi ve biz onun evinde kalmaya gidiyoduk... Yani garip bi durum... Neyse Elif'le dumur olmuş bi vaziyette saat sabahın 3'ünde L'nin evine gidiyoduk.. Eve girer girmez L, evin çok dağınık olduğunu ve sevgilisiyle ortalığı biraz dağıttıklarını, kusura bakmamamızı söyledi... Kusura bakçak halimiz mi vardı, yerde iki adet kırmızı sütyen duruyodu... ne kusuru, şoktaydık azıcık.... Neyse, ben yüzümü yıkıyım diye tuvaletine girdim L'nin... Saf Elif puzzle yapmaya devam ediyodu... Elif L'ye: Ne güzel ben çok seviyorum bekar evlerini, ailen kendi başına oturmana bişi demiyo mu? dedi... L: Yok üniversite bittiğinde söyledim onlara, nasıl olsa evlenmiycem de... dedi... Elif: Aaa, niye evlenmiceksin ki? dedi.. L: E Türkiye'de bi kadınla evlenemiyceğime göre... dedii... Bizim Elif: Hııı... dedi yine... Sabah 5'e kadar sohbet ettikten sonra uyuyalım dedik... Uyuyana kadar da geyik yaptık, hayatımda hiç bi lezbiyenin evinde kalmamış ve lezbiyen geyiği de yapmamıştım... Ya sabah sevgilisi gelir de bizi kıskanırsa, sevgililer kavga ederse v.s turu bi dolu geyik işte... Tabii burda Barney devreye giriyo olmalıydı.... Neyse, L yine de iyi bi insandı, misafirperverdi... Sevdik kendisini....Bu hikaye bu kadar.. L'nin kullanım alanını başka anlamlara çekmeyiniz..... Ankara da güzel diil işte sevmedim hiç....