Cuma, Haziran 17, 2011

bu yaz



gelmeyen yaza yaz demem, geçen yıl da zor gelmişti, bu yıl geçen yıldan daha fazla şey sevmediğim ortaya çıktı, yaz gelmediğinden hala yeni yıl modundan çıkamadık mıdır nedir? 

Bu gelmeyen yazla beraber, kahverengi ojeleri, herkesin baldır bacak o çok sevdiğim safari şortlarımdan giymeye başlamasını, akabinde her 10 kızdan 9'unun giydiği beyaz şortları, Mehmet Turgut'un fotograflarını, facebook sayfasında favori filmlerine The Cove yazıp, yunuslarla suparklarında yüzdükleri fotografları ekleyen sevgili insanları, esentepe'nin rüzgarını, 6 saat sürdürdüğü motor kapağı yolculuğundan sağ kurtulan evime aldığım 2 aylık yavru kedinin, ulaşamayacağım mutfak dolaplarının arkasına saklanmasını ve bir türlü çıkmamasını, tropikal değilse ayaklarımın yağmurdan ıslanmasını falan sevmiyorum..

ama hele bir de yaz vakti Bracciano'da olmak, ah be.

Hiç yorum yok: